Anasayfa

Coronavirüs nedir, bulaşıcı mı? Koronavirüs belirtileri nelerdir? Koronavirüs'e Türkiye'de rastlanıldı mı?

Kategori: Çekmeköy Sağlık Haberleri
Cuma, 31 Ocak 2020 00:21 tarihinde yayınlandı.
Super User tarafından yazıldı.
Gösterim: 6437

Coranavirüs, dünya üzerinde büyük yankı uyandırmaya devam ediyor. Çin'in Wuhan kentinde vahşi hayvanların tüketimi nedeniyle insanlara bulaşan Koronavirüs konusunda çalışmalar sürüyor. Bugüne kadar Koronavirüs teşhisi konulan 3 binin üzerinde hasta Çin'de hastanelerde tedavi edilmeye çalışılıyor. Koronavirüs nedeniyle yetkililer tarafından yapılan açıklamada 106 kişinin hayatını kaybettiği duyuruldu. Peki Koronavirüs nedir, bulaşıcı mı? Koronavirüs belirtileri nelerdir?

 
Bu haberi Çekmeköy İlçesi olmamasına rağmen yapmaya karar verdik bugünlerde yoğun olarak görülen coronavirüsü  için haberi dikkatlice okumanızı rica ediyoruz.
 
Toplu alanlarda normal maskelerden 2 tanesi üst üste takmanızı veya koruması daha yoğun maske kullanın. Ellerinizi ve yüzünüz bol sabunla yıkamanızı rica ediyoruz. Sağlıklı günler diliyoruz....  
 
Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıkan Koranavirüs can almaya devam ediyor. Çinli yetkililer tarafından yapılan açıklamada Koronavirüs nedeniyle ölenlerin sayısı 106'ya yükseldi. Ölümlerin yanı sıra Çin'de koronavirüs nedeniyle hastaneye başvuranların sayısı 3 binin üzerinde. Dünya üzerinde birçok ülke koranavirüs tehdidine karşı peş peşe uyarılar yayınlanmaya devam ediyor. Peki Koronavirüs nedir, belirtileri neledir? KORONAVİRÜS NEDİR?
 
Corona virüsler, insanların genellikle bir anda karşı karşıya kaldığı virüs çeşididir. İnsan corona virüsleri genellikle hafif ve orta şiddette üst solunum yolu hastalıklarına neden olur. Corona virüslerin alfa, beta ve gama olarak bilinen üç alt grubu vardır; ayrıca delta corona virüsleri denilen dördüncü yeni bir grup da bulunuyor, bu da SARS-CoV. İnsan corona virüsleri ilk olarak 1960’ların ortasında tespit edildi ve şu ana kadar Suudi Arabistan, Güney Kore, Çin, Katar ve Ürdün’de görüldü.
 
Coronavirüsler alt familyası ait virüsün türlerdir Coronavirinae aile içinde Coronaviridae sırayla, Nidovirales . Koronavirüsler edilir zarflı virüsler bir ile pozitif sens , tek iplikçikli bir RNA genomu ve ile nükleokapsid sarmal simetri. Genomik boy koronavirüslerin yaklaşık 26 ila 32 arasında değişmektedir kilobaz , bir için en büyük RNA virüsü .
 
“Koronavirüs” adı , taç veya halo anlamına gelen Latin koronadan türetilir ve elektron mikroskobu (EM) altında virionların (virüsün enfektif formu) karakteristik görünümüne işaret eder. kraliyet tacı veya güneş korona anımsatan bir görüntü . Bu morfoloji , virüsün yüzeyini dolduran ve konak tropizmi belirleyen proteinler olan viral sivri (S) peplomerler tarafından oluşturulur .
 
Tüm koronavirüslerin genel yapısına katkıda bulunan proteinler sivri uç (S), zarf (E), membran (M) ve nükleokapsiddir (N). SARS koronavirüsünün spesifik durumunda ( aşağıya bakınız ), S üzerindeki tanımlanmış bir reseptör bağlanma alanı, virüsün hücresel reseptörüne, anjiyotensin dönüştürücü enzim 2’ye (ACE2) bağlanmasına aracılık eder . Bazı koronavirüsler (özellikle Betacoronavirus alt grup A üyeleri ) hemagglutinin esteraz (HE) adı verilen daha kısa başak benzeri bir proteine sahiptir.
 
Coronaviridae ailesinden hayvan ailelerinde bulunan bir RNA virüsüdür. Solunum, sindirim ve boşaltım organlarını etkileyen virüs daha çok ilkbahar ve sonbaharda etkindir. Aslında Corona virüsü kedilerin sıklıkla karşılaştığı bir virüstür. Mutasyona uğramadan öldürücü olma riski neredeyse yok gibidir. Virüs kediden kediye temas yoluyla geçer, yayılma yoluysa genelde dışkıdır. Kedilerin neredeyse yarısı bu virüsle hayatlarında bir kez karşılaşırlar. Bu oran kedilerin toplu yaşadığı yerlerde daha da artar. Tanı testlerinde ise kedilerin metabolizmalarının virüse karşı oluşturduğu metabolik maddeler [antibody düzeyi (titer seviyesi)] ölçülebilir. Belirtiler genelde ateş, ishal ve halsizlik şeklinde olur. Ama neredeyse yüzde yüze varan oranlarda kediler bu virüsün hastalığını yenebilirler. Virüsün yayılması genelde "dışkılama > dışkıyla temas > tüy yalama" şeklinde olur. Düşük bir olasılık da olsa hava yolu da bulaşma yolları arasındadır. Corona virüsünün kedilerin rahatça atlattığı bu hastalığı, virüsün mutasyon geçirmesiyle ölümcül FIP'e dönüşür.
 
Bilimsel görüşlere göre Corona virüsü %2 ila %10 oranlarında FIP virüse dönüşür (FIPV). Bu mutasyonun nasıl gerçekleştiğine dair viroloji bilimi kesin veri sunamamaktadır. Şu halde Corona virüsünü kapan kedilerin %92-%98'i basit belirtilerle hastalığı atlatırken geri kalanlarda hastalık öldürücü FIP'e çevirmektedir. Corona virüsünün mutasyon geçirmiş hali olan FIP virüsü, FIP hastalığına neden olur.
 
KORONAVİRÜS (CORONA VİRÜS) BULAŞICI MI?
 
Corona virüsler birçok farklı canlıda hastalıklara neden olabilir. Ancak, SARS-CoV insanlar ve maymunlar, Himalaya misk kedisi, rakun köpeği, kedi, köpek ve kemirgenler gibi hayvanlara bulaşabilir. Kış aylarında daha çok görülen bu virüs; özellikle solunum yolları, karaciğer, mide, barsak ve sinir sistemini etkileyebilir. Grip gibi kolayca, öksürme ve hapşırma ile havaya saçılan virüslerin alınması, enfekte materyale dokunulmasının ardından ağız ve buruna temas sonucunda bulaşabilir.
 
CORONA VİRÜS BELİRTİLERİ NELERDİR? (KORONAVİRÜS)
 
1-İştahsızlık ve kilo kaybı
2-Ateş
3-Halsizlik ve durgunluk
4-Karın bölgesinin şişmesi
5-Görme sorunları, gözün sulanması ve gözde renk değişimi
6-Solunum sorunları ve nezle
7-Denge sorunları 8-Genel psikolojik durumda değişme, mutsuz ifade 
 
KORONAVİRÜS (CORONA VİRÜS) TANISI
 
Kan testi: Bu test kanda Corona virüsü ile ilgili molekülleri araştırır. Testte, titer seviyesinin 3.200'ün üstünde olması hastalıktan şüphelenme nedenidir. Ancak kan değerlerindeki oynama nedeniyle belli bir süre sonunda test tekrarlanmalıdır. Ayrıca test kedinin Corona virüsü ile bulaşık olup olmadığı hakkında bilgi verir, yani virüsün mutasyon geçirip FIP olduğu ya da geçirmediği hakkında bilgi vermez.
 
Elisa testi*: Bir tür kan testi RT-PRC testi*: Dışkı ve ağız içi mukoza testi FA testi*: Doku ve karın içinde biriken sıvı için test Karında biriken suyun incelenmesi: Islak FIP'te (bkz.: hastalık türleri) karında biriken sıvıyı inceler. Sıvıda protein oranının 35 g/L'yi geçmesi ve albümin/globulin'in %50'den büyük olması şüphelenme sebebidir. Hastalık sebebiyle karında biriken sıvı karakteristik olarak, kıvamlı, sarı ve bulanıktır. Röntgen ve ultrason: Karında biriken sıvının ve bölgenin belirlenmesinde kullanılır. 
 
Otopsi: Kedi öldükten sonra kesin tanı için yapılır. Amaç, ölen kediyle birlikte yaşayan kedilerin risk durumunu belirlemek olabilir.
 
CORONA VİRÜS TEDAVİSİ VAR MI? NASIL? 
 
Hastalığın kesin tedavisi yoktur. Belki hasta kedinin daha uzun ve rahat yaşaması sağlanabilir. Çalışmalar devam etmektedir.
 
Bağışıklık sistemi güçlendiriciler, interferonlar, vitamin kürleri (özellikle C vitamini), antibiyotik desteği en önemli tedavi araçları arasındadır.
 
Islak FIP'te karında biriken suyun zaman zaman alınması kedinin solunumunu rahatlatabilir. Veteriner hekimin bilgisi dahilinde doğal ürünler denenebilir. Ancak unutulmamalıdır ki hastalığın efuziv forumun herhangi bir tedavisi yoktur.
 
Uzmanlardan koronavirüs açıklaması
 
Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (EKMUD) üyeleri, Çin'de ortaya çıkan yeni tip koronavirüs (2019-nCoV) salgınının Türkiye için bir tehdit 
 
 EKMUD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Canan Ağalar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilk olarak Çin'in Vuhan eyaletinde tespit edilen koronavirüsün solunum yolu hastalığı salgını olarak tanımlanan bir virüs olduğunu dile getirdi. Aynı zamanda Sağlık Bilimleri Üniversitesi Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Eğitim ve İdari Sorumlusu olan Ağalar, koronavirüs konusunda bilgi kirliliği olduğunu belirterek, "Koronavirüsle ilgili olarak şu an itibarıyla ülkemizde herhangi bir paniğe gerek olmadığını söyleyebiliriz. Sağlık Bakanlığı da Çin'den yapılan doğrudan, aktarmalı seyahatlerle ilgili olarak gerekli tedbirleri, gerekli ve yeterli olarak almaktadır." uyarısını yaptı. 
 
Bilimsel olmayan, resmi olmayan kaynaklardan yapılan açıklamalara itibar edilmemesi gerektiğini vurgulayan Ağalar, şunları kaydetti: "Solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak için riskli kişilerin kalabalık ortamlarda bulunmaması, kalabalık ortamlarda bulunması gerekiyorsa da cerrahi maske kullanmaları, el hijyenine dikkat etmeleri, solunum yolu semptomları olan hastalarla yakın temasta bulunmamaları gerektiğini hatırlatmak isteriz."
 
Ağalar, Aksaray'da koronavirüse karşı tedbir amacıyla hastaneye kaldırılan 10'u Çinli 12 kişinin de kontrol amaçlı tetkik edildiğini söyledi.
 
"Türkiye'de koronavirüs vakası yok"
 
EKMUD Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hürrem Bodur da Türkiye'de tespit edilmiş hiçbir koronavirüs vakası olmadığını vurgulayarak, "Koronavirüsleri daha önce SARS diye çıktı, Çin'de yayıldı. Çin'in Vuhan eyaletinde deniz ürünleriyle ilgili bir pazarla teması olan insanlarda çıktı. Bugüne kadar Çin dışında 10 ülkede daha görüldü ama bunların hepsinin orayla bir epidemolojik, seyahat ilişkisi var. Oraya giden insanlarda görüldü." diye konuştu.
 
Bodur, koronavirüste ateş, öksürük, vücut ağrısı, solunum sıkıntısı semptomlarının görüldüğünü hatırlattı. Ülkelerin çeşitli tedbirler aldığını dile getiren Bodur, şunları kaydetti:
 
"Benzer semptomları olan hastaların Vuhan ile seyahat ilişkisi varsa taranmaya başladı. Dünyada olduğu gibi bizim ülkemizde de o bölgeden gelen uçaklarda özellikle termal kameralarla girişte ateş açısından taranıyor. Ateşi olanlar 'koronavirüs mü?' diye tetkik ediliyor. Basına yansıyan olgular oldu. Bunların hiçbirinde koronavirüs enfeksiyonu çıkmadı. Bu tedbirler devam ediyor. Çin ile direkt bağlantılı veya farklı bir ülke üzerinden Türkiye'ye girse taranmaya devam ediyor."
 
Bodur, mevsim itibarıyla gribal enfeksiyon ve nezlenin çok görüldüğünü, vatandaşların paniğe kapılmaması gerektiğini söyledi. Koronavirüsün de benzer semptomlar verdiğini dile getiren Bodur, "Kapadokya bölgesinde birkaç ay önce Çin'den gelen insanlar çalışıyor. Bir tanesi ateşlenmiş, 'Bu koronavirüs mü?' diye büyük bir panik yaşandı. Bütün Çinlilerde bunun olması söz konusu değil. Önemli olan o bölgeyle ilişkisi var mı yok mu? Bunun takip edilmesi lazım. Koronavirüs açısından Türkiye'de tespit edilmiş vaka yok. Türkiye dışarıdan gelebilecek vakaları takip etmek için gerekli önlemleri aldı. Panik olacak bir durum yok." ifadelerini kullandı. 
 
Bodur, koronavirüste 2 binden fazla vakanın olduğunu 80'den fazla kişinin öldüğünü söyledi.
 
"Basit istirahatle iyileşebilen bir virüs"
 
Sakarya Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Oğuz Karabay, koronavirüslerin solunum yollarında enfeksiyon yapan, soğuk algınlığı olarak bilinen virüs grubunda olduğunu söyledi. EKMUD'da Eğitim Yeterlilik Kurul Başkanı olan Prof. Dr. Karabay, koronavirüsün basit bir soğuk algınlığı virüsü olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
 
"Bu yılki virüsün daha önceki virüslerden pek bir farkı yok sadece bizim algımız bu virüsün üzerine hedeflendi, odaklandı. Bu nedenle duyarlılık daha fazla ancak bu virüsler yaklaşık olarak bin kişiyi tutsa 20-25 insanda ciddi yoğun bakım gerektirecek hastalık yapıyor. Birçok insanı basit soğuk algınlığı enfeksiyonunun sonlanmasıyla sonuçlanıyor. Virüs, soğuk algınlığı dışında altta yatan hastalığı olan akciğerde kronik hastalığı olanlarda, diyabetlerde, immün yetmezliği olanlarda, kalp hastalarında, kronik böbrek hastalığı gibi gruplarda ciddi seyredebiliyor. Onun dışında kendi kendine basit istirahatle iyileşebilen bir enfeksiyona neden olabilen bir virüs. Kendi kendine veya hiç semptomsuz bu hastalığı geçirenler de var. Bu virüsün, çok büyük korkuya, çok büyük paniğe neden olabilecek bir özelliği şu an gözükmüyor."
 
Haber Kaynağı: Milliyet